Mimarlık ve İnsanlık

Canlılar belirli bir doğal şartlar etkisinden dolayı bu etkenlerden korunmak, için kendilerine korunaklar yapmaya başlamışlardır. Bu canlılara insanlarda dahildir, insanoğlu ilk olarak hava şartları ve yabani hayvanlardan korunmak için böyle bir arayışa girmiştir. İlk başlarda mevcutta bulunan mağaralarda ve doğal şartların çok fazla etkilemediği yerlerde başlamışlardır.

Sonrasında kendileri o dönemde bulunan malzemeler ile korunaklar yapmışlardır. Bu süre gelen bir sistemdir, her dönem değişik korunaklar yapılmıştır.Bu süreçte bu yapılan korunaklar için özel araştırmalar yapan ve yalnızca bu korunaklar için kendini geliştiren insanlar yavaş yavaş çoğalmaya başlamıştır. Günümüze geldiğimizde ise insanoğlu için korunak artık yalnızca ticari bir unsura dönüşmüştür ve bu araştırmacı kendini geliştiren insanlardan ziyade artık hemen herkes mimari ve inşaat anlamında mutlaka bir yorum yapar ve fikrini söyler oldu.Bu da biz mimarları oldukça rahatsız etmektedir, bizim hayatımızı adadığımız bir meslek için dışarıdan bu iş ile alakalı olmayan bir "market" işletmecisinin sadece kulaktan dolma bilgiler ile yargılaması ve mimarı gereksiz görmesi biz "Mimar"ları rahatsız etmektedir.Bu duruma en güzel cevaplardan biride şudur;

Geri kalmış toplumlarda herkes, her işi yapabilir sanır kendini. Örneğin, ev yaptırırken mimarı gereksiz görür. Şiirin ne olduğunu da doğru dürüst anlamadığı için, alt alta satırlar sıralamakla şiir yazdığını sanır. Onun için her şey, üç beş dakikada yapılabilen bir iştir. (1977) Necati Cumali.